Dünyadaki en popüler spor dalı olan futbolun 38 milyon üzerinde lisanslı oyuncusu vardır. Bu kadar geniş bir kitlenin oynadığı futbolda yaralanma sayısı, getireceği tedavi maliyetlerinin yanı sıra sporcuların maçlardan uzak kalması sonucunda da ek maliyetler getirmektedir. Dolayısıyla yaralanmalardan korunma, sporcular ve spor kulüpleri için ciddi önem taşımaktadır. Özellikle ülkemizde meydana gelen sporcu yaralanmaları üzerine bir sohbet gerçekleştiren Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doktor Utku Erdem Özer ve ünlü spor spikeri Ceyla Büyükuzun konuyu dijital medyada gündeme taşıdılar.
Daha önce Karagümrük Futbol Takımı’nın takım doktorluğunu yapan ve 30 maçta görev alan Op. Dr. Utku Erdem Özer; futbolcu sakatlanmalarının durdurulamaması ile ilgili Ceyla Büyükuzun’un ‘’Her şey bu kadar gelişirken neden futbolda sakatlıkları durduramıyoruz?’’ sorusuna ‘’Tıp gelişirken sakatlanmaların daha da artması elbette ilginç; özellikle önleyici kısım ve tedavi kısmı gelişirken hızla artan mücadele gücü bunun etkenlerinden biri diyebiliriz. 10-15 sene önce oynanan futbolla, şimdi oynanan futbolu kıyasladığımızda futbol daha hızlı ve agresif oynanıyor. Futbolcular daha hırslı ve azimli oldu. Tabii ki, eskiden de hırs ve azim vardı ama o zamanın futbol teknikleri bu kadar agresif değildi. Ayrıca bir sezonda yapılan maç sayısı daha da arttı. Futbolcuların çoğu dinlenmek için zaman bulamıyor, tatil zamanları dahi çok kısıtlı. Özellikle kas yaralanması bizim ülkemizde Avrupa ortalamasının çok üzerinde. Bunun en önemli sebeplerinden biri kulüplerimizin antrenman sahalarının yetersiz olması. Bozuk zeminde yapılan antrenmanlar sakatlanma için büyük risk oluşturuyor. Bugün İngiltere ligindeki bir takımın ortalama 10’a yakın antrenman sahası var, biz de ise bu rakam iki veya üç.” diye cevapladı.
Stat zeminlerine dikkat!
Stat zeminlerinin sakatlanmalardaki önemine dikkat çeken Opr. Dr. Utku Erdem Özer; “Bir stadın zemininin düzenli bakımının olması çok önemli. Bu bakımı hakkını vererek yapan takım sayısı Süper Lig seviyesinde dahi bir elin parmaklarını geçmez. Bunu sebebi ise çoğu kulübün stat zeminin bakımından kaçması. Devlet statları veriyor fakat bakımı kulüpler yaptırmak zorunda. Bu bakımların maliyeti ise oldukça yüksek. Bazen futbolcuya verilecek para artırılıp, stat zeminin bakımından kısılıyor. Hava şartları; yağmur, kar; sorun yaratabiliyor, işte bu noktada antrenman sahalarının fazla olmasının gerekliliği ortaya çıkıyor. Şiddetli bir yağmur yağışından sonra, o sahanın belki 1 ay kullanılmaması gerek, ama siz ertesi gün o sahada antrenman yaparsanız bütün çim özelliğini kaybediyor. Bu da futbolcuların kas ve bağ yaralanmaları riskini arttırıyor. ‘’ dedi.
